Cumartesi, Nisan 20, 2024
Ana Sayfa Blog Sayfa 3

Ortopedi

Tıp Biliminin önemli Cerrahi Branşlarından biri olan Ortopedi ve Travmatoloji Bilim Dalı hareket Sistemi işlevleri, hareket Sistemi Hastalıklarının ve yaralanmalarının  cerrahi ve konservatif tedavisi ile uğraşır. Ayrıca bu hastalıkların ve yaralanmaların önlenmesi yani koruyucu hekimlik anlamında da önemli fonksiyonlar üstlenmiştir.

Ortopedi kelimesi latince kökenli orthos (Düzgün) ve pedios (Çocuk) kelimelerinin birleşmesiyle türetilmiştir. Travmatoloji de yine latince kökenli olup yaralanma ve hasarlanma ile ilgili bilim dalı anlamındadır. Ortopedi hareket sistemi hastalıklarından kurtulmuş düzgün ve sağlıklı bireyler elde etmeyi, Travmatoloji de kazaya uğramış hasarlı ve yaralanmalı hareket sistemi elemanlarının eski işlevlerine kavuşmasını ve yaralının hayatını kurtarmayı amaçlar.

Hareket Sistemimiz İskelet (Kemik ve eklemler) yapı olarak Omurga ve buna üstte Göğüs Kafesi aracılığıyla bağlanmış üst ekstremiteler (Omuz – kol – ön kol – el) ve altta Pelvis   (Leğen kemiği) vasıtasıyla bağlanmış alt ekstremitelerden (Kalça – bacak – baldır – ayak) oluşur. Omurganın boyun bölgesi Kafamızı taşır. Sırt bölgesi içerisinde akciğerler, kalp , yemek borusu ve büyük damarları barındıran Göğüs kafesini ve üst ekstremiteleri taşır. Bel ve Kuyruk sokumu bölgesi Pelvis ile birlikte  karın içerisinde yer alan organ ve sistemleri barındırır ve taşır. Omurga üzerine aldığı bütün bu yükleri alt ekstremiteler vasıtasıyla yere iletir.

Hareket Sisteminin diğer önemli elemanları olan kaslar iskelette kemiklerin çıkıntılı yerlerine veya kendileri için özel oluşmuş yüzeylere yapışarak başlar ve en az bir bazen iki eklemi katederek yine aynı şekilde bir kemik yüzeye yapışırlar. Eklemlerde değişik hareketleri sağlamak için aynı etkiyi sağlayan kas grupları ve karşıt etkiyi sağlayan kas grupları vardır. Kasılmaları Beyin ve Omurilik kontrollü olarak periferik sinirlerin uyarmasıyla olur. Asıl kontrol mekanizmaları Beyin aracılığıyla sağlanır. Beyin kontrolu bir şekilde ortadan kalkar ve omurilik kontrolü ele geçirirse istemsiz kasılmalar meydana gelir.

Hareket Sistemi çok yoğun bir damar ağıyla beslenir. Arterler Ekstremitelere arteryel kanı getirip, Venler venöz kanı götürür. Kemikler de zengin bir damar ağıyla donatılmıştır. Vücudumuzdaki kemikler yaşayan dokulardır ve sürekli yıkılıp yeniden yapılarak, kendilerini yenilerler. Ancak biz bunu hissetmeyiz. Ayrıca kan hücrelerinin yapımında ve Kalsiyum ve Fosfor metabolizmasında çok önemli işlevleri vardır.

Hareket Sisteminde normalde ağrısız hareket etme kabiliyeti vardır. Hareketler veya istirahat halinde sürekli ağrı olması patolojik bir durumdur. Ağrı ile birlikte hareketlerin güç yapılması veya hareket kısıtlılığı yine hastalık belirtisidir. Eklemlerden sürekli ses gelmesi ve bu sesle birlikte ağrı olması da patolojik bir bulgudur. Bunlar dışında kemik ve eklemler üzerinde şişlik, ısı artışı, kızarıklık, sıcaklık diğer önemli belirtilerdendir. Kas gücünde azalma, hissetmenin azalması, uyuşukluk, karıncalanma sinirsel fonksiyon bozukluğunun habercisidir. Aksama, topallayarak yürüme iskelet, kas veya sinir sisteminin bir bozukluğu sonucu olabilir. Kaslarda incelme (atrofi) kullanılmamaya veya az kullanılmaya bağlı olarak gelişir. Uç bölgelerde solukluk, soğukluk veya morarma dolaşım sistemine ait bir patolojiyi gösterir. 

 “Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.”

Dirsek Problemlerinde PRP Uygulamaları

Woman touching her painful elbow

EL, EL BİLEĞİ ve DİRSEK (ÜST EKSTREMİTE) PROBLEMLERİNDE
PRP (PLATELET RICH PLASMA) UYGULAMALARI

Tendon problemlerinin (tendinit)tedavisinde iğne ile çeşitli maddelerin yoğun ağrı hissedilen bölgeye yapılması uzun yıllardır var olan bir uygulamadır. Enjeksiyon yöntemi dediğimiz bu tedavi şekli ile uygulanmakta olan maddeleri özetlersek:
1-Kortizon (kortikosteroidler)
2-Botoks (botulinum toksini)
3-Kişinin kendi kanı
4-PRP (trombositten zenginleştirilmiş plazma)
Yukarıda belirtilen her enjeksiyon maddesinin ‘hastaya iyi geldiği’ni’ belirten ve ampirik dediğimiz yöntemlere dayanan yayınlar mevcuttur. Buna karşın şu ana kadar kesin olarak ispatlanmış bir etki mekanizması saptanamamıştır.
PRP uzun yıllardır ortopedi hekimleri tarafından kas-iskelet sisteminin- özellikle kronik ağrı ile seyreden -hastalıklarında tedavi amacı ile kullanılmaktadır. İki ana sorun; etki mekanizmasının tam olarak ortaya konamaması ve ağrıyı ortadan kaldıran bu etkinin kalıcı olup olmadığının belli olmamasıdır.
TEMEL BİLGİLER
Trombosit kanda bulunan üç hücre tipinden birisidir. Temel görevi, yaralanma meydana geldiğinde kan akımının durmasını sağlamak için bir tıkaç (pıhtı) oluşturmaktır. Bunu sağlayabilmek amacı ile hücre içinde yoğun olarak onarıcı proteinler olarak adlandırabileceğimiz büyüme faktörleri (growth factors) ve sitokinler içerir. Hastanın kendi kanı alınıp mekanik uygulamalara tabii tutularak trombosit (platelet) yoğunluğunun arttırılması ile elde edilen preparat, PRP olarak adlandırılmaktadır. Fizyolojik sınırların çok üzerinde olan bu konsantrasyon ile bölgeye yoğun oranda büyüme faktörü ve sitokin adı verilen proteinler uygulanmış olur. Bu proteinlerin onarıcı hücreleri yaralanmış bölgede çağırma (alarm görevi) olduğu zaten bilinmektedir. Bu uygulama ile tendon patolojisi nedeni ile ağrı oluşan bölgede önce onarımın sağlanacağı, buna bağlı olarak da ağrının azalacağı veya ortadan kalkacağı varsayılmaktadır. ANLATILAN MEKANİZMANIN TENDON YARALANMASI ÜZERİNDEKİ ETKİSİ DENEYSEL ÇALIŞMALARDA (İN VİTRO) ISPATLANMIŞTIR. Buna karşın HASTA KİŞİLERDE (İN VİVO) uygulama sonrası hangi büyüme faktörlerinin ne oranda salındığı, bunların kesin etki mekanizması ve süresi ile normal dokuların bu uygulamaya cevabı tam olarak bilinememektedir.
Son 10 yılda en azından ağrının ortadan kaldırılması amaçlanarak PRP tedavisi uygulanan ve yayımlanan hastalıkları kabaca özetlersek:
  • Diz ekleminde kireçlenme (osteoartroz)
  • Kemik kaynamasının hızlandırılması ve güçlendirilmesi
  • Omuz rotatuar manşet tamirinin güçlendirilmesi
  • Diz ön çapraz bağ tamirinin güçlendirilmesi
  • Diz önü ağrısı (patellar tendinit)
  • Topuk dikeni (plantar fasiyit)
  • Aşil tendiniti
  • Tenisçi dirseği (lateral epikondilit).
Çalışmaların büyük çoğunluğu gözlemsel nitelikte ve sübjektiftir. Yani bir iyilik hali gözlendiği belirtilmekte ama bunun etki mekanizması ortaya konamamakta ve bu iyilik halinin ne kadar süreceği bilinememektedir. Buna karşın iyi tasarlanmış ‘outcome studies’ adı verilen objektif çalışmalar tenisçi dirseği hastalığında PRP kullanımını ÖNERMEKTEDİR.
PRP’nin HAZIRLANMASI ve SINIFLAMA
Şu an A.B.D’nde 16 ayrı türde PRP hazırlama sistemi satılmaktadır. Temelde hastanın toplardamar sisteminden bir miktar kan alınarak önce alyuvarlar (eritrosit) santrifüj ile ayrılmaktadır. Elde edilen sıvı kısım (plazma) tekrar işleme alınarak trombositten zengin plazma (PRP), trombositten fakir plazmadan ayrıştırılmaktadır. Satışta olan sistemlerin farklılıklarına bağlı olarak trombosit yoğunluğu oranı normal kandan 1.6 ila 12 kez fazla olabilmektedir. Ayrıca her sistemde elde edilen PRP içinde akyuvar (lökosit) miktarı da değişkenlik göstermektedir. Bir diğer değişkenlik gösteren faktör hazırlanmış olan PRP’nin içine aktivatör adı verilen çeşitli kimyasal maddelerin katılıp katılmadığıdır. Genel kanı, aktivatör katılmamasının daha iyi olacağı yönündedir. Aktivatör adı verilen kimyasal maddeler özetle kalsiyum ve trombindir. Bunların bazen uygulama esnasında erkenden (enjektör içinde) pıhtı oluşturduğu gözlenmiştir. Aktivatör konulmayan PRP’nin, tendonda mevcut olan kollajen adı verilen protein ile temasa geçer geçmez büyüme faktörlerini salınıma geçirdiği belirtilmiştir.
Özetle hastalarda uygulanan PRP solüsyonları tek tip değildir. Bu nedenle yapılan yayınları toplu olarak analiz etmek (meta analysis) mümkün olmamaktadır. Her PRP preparatının diğerlerinden farklılaşmasını sağlayan 3 önemli faktör mevcuttur:
1-Trombosit konsantrasyonu/ elde edilen toplam miktar (volüm)
2-Lökosit miktarı
3-Aktivatör kullanılıp kullanılmadığı.
GÜVENLİK KONUSU
PRP; kişinin kendi dokusu (kan) kullanıldığı için A.B.D’nde güvenlik endişesi ‘minimum’ olarak sınıflandırılmış bir uygulamadır. Bölgesel reaksiyon çok nadir olarak sunulmuştur. İğne sonrası ağrı ve bir miktar şişlik normal olarak beklenmesi gereken bir durumdur.
Bir laboratuar çalışmasında PRP’nin, S. Aureus ve E. Coli gibi bakterilere karşı antimikrobik özelliği olduğu tespit edilmiştir. Dolayısı ile enfeksiyon (iltihap) riski yok denecek kadar azdır.
Özetle her türlü olumlu geri bildirime karşın; kontrollü, rastgele, ileriye yönelik standardize edilmiş çalışmaların sonuçlarının farklı olabileceği akıldan çıkarılmamalıdır. Bir diğer önemli konu maddi sonuçtur. Bir çok sağlık sigortası kuruluşu halen PRP tedavisini araştırma aşamasında kabul etmektedir. Yani tedavinin maddi yükü hastanın omuzlarındadır.
Bu yazı, Amerikan El Cerrahisi Dergisinin Mart 2012 sayısında yer alan konu ile ilgili derlemenin nerede ise bire bir çevirisidir.
Platelet-rich plasma. Saucedo JM, Yaffe MA, Berschback JC, Hsu WK, Kalainov DM.
J Hand Surg Am. 2012 Mar;37(3):587-9; . No abstract available.

 “Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.”

Dirsek Bağ Yaralanmaları

 

Radius Başı Kırıkları İlgili Sunum İçin Tıklayınız…

 

Operasyon Odası

Bu bölümde ortopedide sıklıkla gözlenen hastalıkların cerrahi tedavisi hakkında fikir verilmesi amaçlanmıştır. Sanal ortamda mevcut olan ve çoğu cerrahlar tarafından yüklenmiş videolardan farklı olarak anatomik yapılar isimlendirilmiş ve izleyen kişide bir görüş oluşturulmaya çalışılmıştır. Cerrahi görüntülerin sıkıntı yaratabileceği düşüncesi ile daha çok kapalı (artroskopik) girişimlerin özet görüntülerine yer verilmiştir. Görüntüler anatomik olarak (ilgilendiğiniz ekleme göre) bölümlere ayrılmıştır.

Tıbbın devamlı değişen bir bilim ve zanaat olduğu unutulmamalıdır. Buradaki görüntüler güncel kaynakça ile uyumlu olmakla birlikte bir süre sonra demode veya yanlış olarak değerlendirilebilir. Bir diğer faktör kişisel tecrübedir. Tıp sadece bir bilim değil aynı zamanda bir sanattır. Özetle benim için doğru olan bir yaklaşım başka bir hekim arkadaşım tarafından sempati ile karşılanmayabilir. BU NEDENLE GÖRÜNTÜLERİ SEYREDEREK BİR GİRİŞİME KARAR VERMEMEK GEREKİR. En doğru ve güncel bilgiyi, size girişimi öneren hekim arkadaşım yüz yüze temas kurarak verir. En doğru yaklaşım hastalığınızla ilgili konudaki ulaşabileceğiniz hekime muayene olmak, kararı birlikte vermektir.

Bir diğer önemli konu görsel içeriklerle ilgilidir. Bazı kavramları daha iyi açıklayabilmek amacı ile cerrahi girişimler esnasında çekilen resimler mevcuttur. Bunların sizi ve özellikle erişkin olmayan kişileri rahatsız etme olasılığı mevcuttur.   

İhtiyacınız olmaması dileği ile.

 

Sert Dirsek Artroskopik Gevşetme

Omuz Çıkığı (Alpsa) Artroskopi

EN SON YAZILAR

İLGİ ÇEKENLER